Münih’te Gezilecek Yerler

Münih’te gezilecek yerler listesi

Almanya, bende hep nedense sanayi ve ülkesini özlemle anan gurbetçi türklerin yaşadığı soğuk ve kasvetli bir yer hissi yaratmıştır. Ama Münih’te gezilecek yerleri gördükten sonra ve şehri gezdikten sonra fikrim tamamen değişti. Benim Münih seyahatim aslında uzun bir Almanya turu tatili planladığımızda gerçekleşti.

Almanya’da yer alan romantik yol güzergahını çok duymuş ve bu güzergahı kesinlikle gezmeliyiz diye düşünmüştük. Bunun için de bir Almanya şehrine uçmamız gerekiyordu. Biz de uçmak için Münih’i seçtik ve iyi ki de öyle yapmışız. Çünkü ben gerçekten Münih’e bayıldım.

Önce şehri şöyle bir kabaca anlatarak başlayayım. Münih oldukça kolay bir şehir, sizi zorlayacak cinsten bir şehir değil. Almanya’da Türk çok fazla ama ben diğer Almanya şehirlerine oranla Münih’te türklere çok da fazla denk gelmedim. Şehir çok eğlenceli ve çok keyifli. Her yer yemyeşil. Bir sanayi devi olan Almanya’nın bu denli yeşil bir şehre sahip olması beni çok şaşırttı.

Münih’in en büyük özelliği ise bira bahçeleri. Ben bu bira bahçelerine resmen hayran kaldım. Açık hava, yeşillikler içinde bir sürü yer düşünün. Bizdeki Ortaköy’ü biraz andırıyor. Herhangi birinde oturup almanların özel biralarını içebiliyor ve birşeyler atıştırabiliyorsunuz. Ben bira bahçesinden oturmak istemem derseniz muhteşem kaffeler var ve o kaffelerde oturup çok güzel saatler geçirebilirsiniz.

Biz tatilimiz boyunca bir ara bira bahçesinde oturduk, bir ara kaffelerinde oturduk, bazen uzun yürüyüşler yaptık. Yani anlayacağınız Münih aslında hem göze, hem damağa hitap eden oldukça keyifli bir şehirdi bana göre. Münih’te bizim kaldığımız otele ve konaklama için önerdiğim bölgelere buradan ulaşabilirsiniz.

Münih Octoberfest

Aslında Münih en çok oktoberfest ile anılıyor. Her yıl eylül ayının sonunda ekim ayının başında başlayan bu festival Almanya’nın en ünlü festivalleri arasında geliyor. Biz Münih’e haziran sonu gittiğimiz için bu festivale denk gelemedik. Ancak festival tarihi dışında olmamıza rağmen şehirde yer alan bira bahçeleri muhteşemdi diyebilirim. Fakat oktoberfest zamanında bu bira bahçelerinin daha da renklendiğini ve burada eğlencenin tavan yaptığını söyledi bize almanlar. Oktoberfest bir tür bira festivali. Ülkede her yıl bu zamanlar eğlence dolu geçiyor ve aslında dünyanın pek çok yerinden bu festival için turist geliyor.

Münih Marienplatz

Avrupa denilince elbette akla meydanlar geliyor. Münih’te gezilecek yerler listesine baktığımızda marienplatz ilk sırayı çekiyor. Meydan gerçekten çok keyifli, çok canlı ve cıvıl cıvıl. Biz meydanda bolca fotoğraf çektirdikten sonra burada yer alan kaffelerde oturup meydandan gelip geçen insanları seyrederek kahvelerimizi yudumladık. Gerçekten çok keyifliydi. Ben genelde Avrupa’da bu meydan muhabbetini çok seviyorum. Münih’te de bu meydanı çok beğendim. Öyle uydurmasyon bir meydan değil. Son derece keyifli olduğunu kesinlikle söyleyebilirim.

Meydanda bir sürü özel yapı da var. Bu kadar şirin ve güzel görünen bu meydanın tarihi ise çok da sevimli değilmiş aslında. Eskiden bu meydanda suçlular idam ediliyormuş. Meydanda gezerken bir çok özel yapı karşınıza çıkacak. Bunlardan biri Mariensaule ( Bakire Meryem sütunu ) meydanın tam ortasında yer alıyor. Meydanda yer alan diğer tarihi yapılar ise St. Peter Kilisesi, Altes Rathaus (Eski Belediye Sarayı) ve Neues Rathaus (Yeni Belediye Sarayı).

Münih Neues Rathaus (Yeni Belediye Sarayı)

Münih’in en meşhur ve Münih’te gezip görülecek yerler denilince ilk sırada yer alan bir meydandır Marienplatz . Meydan kendisi zaten son derece keyifli cıvıl cıvıl bir yer. Ancak meydana gittiğinizde sağında solunda bir sürü özel yapılar göreceksiniz. İşte bu yapılardan biri Neues Rathaus (Yeni Belediye Sarayı). Baktığınızda oldukça gösterişli ve endamlı bir bina. Bu nedenle dikkatinizden kaçması pek de mümkün değil.

Meydana gezmeye gittiğinizde burada bu özel binaların önünde bol bol fotoğraf çektirmeyi unutmayın. Bahsettiğim yeni belediye sarayı 1867 ile 1909 yılları arasında yapılmış ve elbette benim en beğendiğim mimari yapı şekli olan neo gotik mimarisi şeklinde inşa edilmiş. Binanın en tepesinde 85 metre uzunluğunda bir kule var. Bu kuleye çıkıp eşsiz Münih manzarasının keyfini çıkarabilirsiniz.

Prag seyahati yapanlar bilirler, meydanda astronomik saat gösterisi vardır. Buna benzer bir gösteri de burada yapılıyor. Yaz aylarında saat 11:00, 12:00 ve 17:00 saatleri arasında yapılıyor. Biz bu gösteriye denk geldik. Farklı değişik bir gösteri. Bence tamamen turist çekmek için yapılan akıllıca bir show. Ben Prag’da yapılan showdan da çok etkilenmemiştim, burada yapılandan da çok etkilenmedim. Ama insanların ilgisi çok fazla.

Münih Altes Rathaus (Eski Belediye Sarayı)

Gene marienplatzda yer alan diğer bir özel yapı bu bina da. Ancak yapı 2. dünya savaşında fazlaca hasar almış. Bu nedenle ilk yapıldığı halinden biraz farklı. Yapının kulesi ise meşhur Münih oyuncak müzesinin olduğu yer.

Münih St. Peter Kilisesi

Münih’te yer alan en eski kilise burası. Diğer bir çok tarihi yapılar gibi burası da zamanında bir yangın sonrası tamamen yok olmuş gibi bir durum olmuş. Yangın 1327 yılında yaşanmış ve sonrasında bina gotik tarzda yeniden yapılmış. Aynı şekilde kilisenin de kulesine çıkarak eşsiz Münih manzarasının keyfini çıkarabilirsiniz.

Münih Viktualenmarkt

Yazımın başında Münih’i çok beğendiğimi ve çok sevdiğimi yazmıştım. Uçaktan inip eşyalarımızı otele yerleştirdikten sonra ilk gittiğimiz yer burasıydı ve ben buraya adeta bayıldım. Burası muhteşem bir yer. Ortaköy’ün çok daha moderni. Yerler paket taş, her yer açık hava kaffeler ve bira behçeleri. Enfes yerel lezzetler tadacağınız muhteşem yerler var. Biz bira bahçelerinden birinde oturduk ve fish and cips yedik. Harikaydı diyebilirim. Ama etraf bu denli cıvıl cıvılken eğlenmemek mümkün değil.

Ben genelde gittiğim yerlerde dış alan kaffelerinde oturmaktan inanılmaz keyif alırım. Açıkçası burası bana bu hazzı fazlasıyla yaşattı diyebilirim. Garsonların çoğu burada yerel alman kıyafetleri ile geziyorlar ve kendinizi bir film setinde hissediyorsunuz. Burası daha çok yerel halkın takıldığı ve yerel lezzetlerin bolca olduğu bir yer.

Marienplatzın hemen dibinde. Marienplatzı gezdikten sonra zaten yolunuz buraya düşecektir. Dediğim gibi uçaktan indiğim gün gelmiştim buraya ve iyice gezdikten sonra biraz daha şehri turlayalım yarın gene buraya bir kahve içmeye geliriz dedik. Ama Almanya’da bilmediğim saçma sapan bir durum varmış. Pazar günleri her yer kapalı oluyormuş burada. Şehirdeki tüm mağazalar kapalı, kaffelerin ise bir kısmı kapalı bir kısmı açık.

Benim bahsettiğm yerdeki bira bahçeleri ise çoğu kapalıydı. İnanılmaz büyük bir hayal kırıklığı yaşayıp açık ve güzel kaffe aramıştık ve gene konum olarak son derece güzel bir yerde olan starbucks kaffede oturduk. Starbucks kaffe burada yer alan ve son derece meşhur olan Alman Bira Evi Hofbrauhaus’un hemen karşısında.

Alman Bira Evi Hofbrauhaus

Malum Münih biraları ve bira bahçeleri ile meşhur bir yer. Hal böyle olunca bazı mekanlar ünlenmiş. Nedendir bilmiyorum ama Alman Bira Evi Hofbrauhaus bir ünlü bir ünlü size anlatamam. Sırf meraktan gittim, ama açıkçası ben pek de beğenmedim. İçerisi han gibi karanlık ve iğrenç bira kokuyor. Hatta kapısından kusarak çıkan bir almanı görünce ben buraya kesinlikle girmem dedim ve girmedim.

Ama eğer bira içmeyi seviyorsanız ve buranın en meşhur mekanında bira içmek istiyorsanız burası son derece meşhur bilginiz olsun. Ancak içeride yer bulmak öyle çok da kolay değil. Çünkü çok kalabalıktı.

Münih Maximilianstrasse

Avrupa seyahatlerimde en çok sevdiğim şey geniş meydanları ve etrafı güzel mağazalarla çevrili caddeleri. Münih tatilimde diğer en çok beğendiğim yer bu güzel cadde oldu. Maximilianstrasse bizim bağdat caddesinin biraz daha geniş olanı gibi bir nevi. Ama gezmesi de burada oturup birşeyler yiyip içmesi de çok keyifli bir yer.

Caddede sağlı sollu güzel markaların mağazaları var. Dilerseniz burada alışveriş de yapabilirsiniz. Sadece mağaza değil aynı zamanda alkollü ya da alkolsüz birşeyler içebileceğiniz ve yemek yiyebileceğiniz hoş mekanlar var. Her bütçeye uygun yemek yerleri olduğunu da söyleyebilirim. Ancak buraya eğer pazar günü gelirseniz buradaki tüm mağazaların kapalı olduğunu görüp büyük bir hayal kırıklığı yaşayabilirsiniz. Caddede aynı zamanda türk dönercileri de göreceksiniz.

Et konusunda çok kıl biri olarak ve güven problemi yaşayan biri olarak Almanya’da döneri inanılmaz beğendiğimi söyleyerek size kesinlikle Münih’te döner yemenizi öneriyorum.

Münih Deutsches Museum

Biz Münih’e haziran sonu gitmemize rağmen hava bir açık bir kapalıydı ve tatilimizin bir günü pazara denk geldiği için ve pazar günü de Münih’te hayat durduğu için, en önemlisi de dışarıda yağmurlu bir hava olduğu için gitmeden önce araştırdığımız ve gidip gitmemeye orada karar veririz dediğimiz Deutsches Museum’a gittik.

Biz aslında bu müzeye 8 yaşındaki kızımız için gittik. Çünkü içeride, bilimin çocuklara çok güzel ve eğlenceli bir şekilde anlatıldığını okuduk. Müze inanılmaz büyüktü ve biz sadece bir kısmını gezebildik.

Önce çocuk bölümüne girdik. Burada çocukları hem eğiten hem de eğlendiren küçük bir oyun alanı var ve kızım burada biraz oynadı. Bana göre son derece küçük ve içinde çok da fazla eğlendirici bir şey yoktu ama kızım keyif aldı.

Daha sonra müzeyi gezmeye başladık. Müze daha çok bilim ağırlıklı. Burada almanların her konuda olduğu gibi bilim konusunda da ne kadar başarılı olduklarını görüyorsunuz. Sergilenen her objenin bir düğmesi var ve o düğmeye bastığınızda sergilediği o ürünün nasıl çalıştığını size gösteriyor.

Ancak şahsi fikrim hava yağmurlu olmasa buraya çok da girmek istemeyebilirdim. Eğer Münih’te vaktiniz bolsa ya da bilime karşı fazlaca ilgiliyseniz elbette gelmişken bu müzeyi gezebilirsiniz. Fakat gezmezseniz de hiç bir şey kaybetmezsiniz emin olun.

Münih BMW Müzesi

Almanya denilince akla ne gelir, elbette müthiş alman arabaları gelir. Münih’te en basitinden taksilerin bile markasının bmw olduğunu görünce vay canına dedik durduk eşimle. Elbette bununla gurur duyacaklar ve bence bu en doğal hakları. Bu nedenle de Münih denilince akla ilk gelen Bmw müzesi oluyor.

Müzede markanın tarihçesi ve tüm tarih boyunca geçirdiği değişimler hoş bir şekilde anlatılıyor. Müzede son derece farklı arabalar, bunun yanında motosikletler, uçak motorları da görebilirsiniz.

Münih ingiliz bahçesi – English gardens

Sanayide bu kadar iyi yerlere gelen şehirlerin yüksek binalarla dolu ve yeşilliğin az olduğu yerler olduğunu düşünürdüm hep. Ama Münih inanılmaz yeşil bir şehir. Yüksek ve özentilikten ibaret rant dolu yüksek binalar da yok. Bu nedenle şehir gerçekten çok güzel görünüyor.

Ancak bu yetmemiş ve kocaman da bir bahçeleri var. Ancak onlar buraya bahçe dese de bence burası kesinlikle bir orman. Zaten burası Avrupa’nın en büyük parkıymış. Yemyeşil huzur dolu bir park. Parkın ortasında harika bir bira bahçesi var. Parkı tamamen gezmek oldukça yorucu ve zor bilginiz olsun.

Otel rezervasyonlarınızı booking'den yapabilirsiniz.