Barselona Gezilecek Yerler Listesi (2022)

Renkli ve hareketli sokakları, Gaudi’si, meşhur tarihi yapıları, ve enfes mutfağı ile beni en çok etkileyen şehirlerden biri oldu Barcelona. Eğer bu özel şehre yakın bir zamanda gitmeyi planlıyorsanız, Barcelona’da gezilecek yerleri en ince ayrıntısına kadar anlattığım bu yazımı okumanızı öneririm. Bu şehirde neler yapılır, nerede ne yenir, en çok hangi yapılar ziyaret edilir, gidilmese de olur dediğim yerler hepsini bu yazımda toparladım.

Ben, Barcelona seyahatimde hem bir turist, hem de bir İspanyol gibi vakit geçirmeye çalıştım. Önce, tarihi ve kültürel değerlere sahip yerlerini gezdim. Sonra da yerel pazarlarını, marketlerini, halkının vakit geçirmeyi sevdiği yerleri bulup oralarda zaman geçirdim. Barcelona gezilecek yerler listesi ille başlayalım.

Sagrada Familia Kilisesi

Sagrada Familia kilisesi Barcelona’nın simgesi olmuş eserlerden. Kilise, dünyaca ünlü mimar gaudi’nin en ünlü eserlerinden biri. Ayrıca, kilisenin diğer bir önemli özelliği de Unesco tarafından dünya tarihi mirası listesine alınmış olması. Bazilikayı görmeye gittiğinizde, özellikle de yaz sezonunda giderseniz önünde oldukça uzun ve sinir bozucu bir kuyruk göreceksiniz.

Covid nedeni ile içeri belirli sayıda insan alındığı için önündeki sıra daha da fazla olacaktır. En azından bilet sırasına girmemek için Sagrada familia online bilet merkezinden biletinizi alabilirsiniz.

Gelelim Sagrada familia’nın hikayesine. Antoni Gaudi, kelimenin tam anlamı ile bu bazilikanın yapımına adeta hayatını adamış. Ancak, yapıyı tamamlayamadan ölmüş ve kilise yarım kalmış. Gittiğinizde kilisenin hala bitmediğini ve yapım aşamasında olduğunu göreceksiniz. Bu durum yıllardır böyle, ama kilisenin ziyareti için bir engel oluşturmuyor.

Barcelona ziyaretiniz esnasında bu kiliseyi muhakkak görmeye gidin, çünkü yapı Barcelona’nın en büyük simgesi. Eğer yeterli zamanınız yoksa ve içeri girmeyecekseniz bile, bence kiliseyi dışarıdan görün ve bolca fotoğrafını çekin.

Park Güell

Burası bana çok masalsı geldi. Alıştığımız tarihi yapılardan son derece farklı, eğlenceli, renkli ve çok keyifli. Zaten Barcelona’ya gittiğinizde Gaudi’nin eserlerini gördüğünüzde anlayacaksınız ki kendisine ait olan yapılar genelde çok ama çok farklı.

Park Güell de son derece farklı ve renkli bir yapı. Ancak, burayı gezmek sandığınız kadar kolay olmayacak. içeride gezmek çok ama çok yorucu. Özellikle benim gibi çocuklu ziyaretçileri ekstradan uyarmak isterim. Bu ziyaret kolay olmayacak.

Bu renkli yapının neden yapıldığı ve tarihi ile ilgili kısaca bilgi vermekle başlayayım. Barcelona’nın sayılı zenginlerinden biri olan  Eusebi Güell, Gaudi’den 60 konutluk bir site yapmasını istemiş. Gaudi’de bunun üzerine buranın yapımına başlamış, fakat burası da yarım kalmış. Yarım kalan bu özel yapı yerel konseye bağışlanmış ve 1922 yılında da halkın ziyaretine açılmış. Günümüzde bir park olarak kullanılıyor ve Barcelona’nın en önemli eserlerinden biri halinde.

Parkın içinde en dikkat çeken ve en çok ilgi gören yapılar ise teras boyunca dolanan özel çiniden yapılmış bir bank (serpentina bench), gene çiniden yapılan mozaik ejderha heykeli ve elbette Gaudi’nin bir süre yaşadığı evi oluyor. Bunun yanında, içerinde gezip görülecek daha bir çok eser var. Aynı zamanda merdivenleri çıktığınızda sizi harika bir manzara bekliyor bilginiz olsun.

Eğer buraya gitmeyi planlıyorsanız biletlerinizi kesinlikle önceden almanızı öneririm. Çünkü uzun bilet sırası tatil esnasında çok can sıkıcı olacaktır. Park Güell online biletlerinizi buradan alabilirsiniz.

Küçük bir hatırlatma yapmam gerekirse, Park güell‘de yeme içme anlamında herhangi bir yer yok. Bu yüzden, yanınızda acıkmanız halinde atıştırmalık ve suyunuz bulunsun derim.

La Rambla Caddesi

Benim, Barcelona seyahatim sırasında en sevdiğim ve en çok vakit geçirdiğim yer diyebilirim. Burası, bizdeki Bağdat caddesinin daha geniş ve hareketli hali gibi. Çok keyifli bir cadde. Sağlı sollu mağaza, kafe ve restoranlar var. Caddenin sonu limana kadar uzanıyor.

Cadde, hem turistlerin hem de yerel halkın çok ilgi gösterdiği bir yer olması nedeni ile çok kalabalık olabiliyor zaman zaman. Özellikle cumartesi günleri ayrı bir hareketli. Ancak, pazarları bazı mağazalar kapalı oluyor bilginiz olsun. Bunun yanında size önerim bu caddede gezerken gene de herhangi bir hırsızlığa karşı önleminizi alın ve dikkatli olun. Çok çeşitli insan var çünkü.

Bunun yanında, cadde üzerinde yer alan restoranlardan birinde paella yemeye karar verdik. Ama, tatilim boyunca yediğim en kötü paellaydı ve aynı zamanda cadde çok hareketli olduğundan mı bilmiyorum ama ortam fazla ticariydi. Tapaslar da aynı şekilde kötü ve alakasızdı. Yani anlayacağınız yemek işini burada çözmenizi pek önermem.

Barcelona Casa Mila (La pedrara)

Barcelona sokaklarında dolaşırken karşınıza bir anda Casa Mila çıkabilir. Tipinden de anlayacağınız gibi, bu da Gaudi’nin eserlerinden biri. Casa Mila 1906-1912 yıllarında, dönemin son derece zengin iş insanlarından biri olan Pere Mila için tasarlamış.

Ancak, yapı bittikten sonra hiç de beklenmeyen tepkiler almış ve halk adeta bu konuttan nefret etmiş. Bu nedenle de yapıya Taş ocağı anlamına gelen La pedrara denmeye başlanmış. Binanın içinde özel konutlar ve Caixa de Catalunya Galerisi bulunuyor.

Barcelona Casa  Batllo (Kemikli ev)

Gaudi’nin eserlerini yakından gördüğünüzde diğer tarihi yapılardan ne kadar farklı olduğunu hemen anlayacaksınız. Burası’da bence Gaudi’nin o eğlenceli ve renkli dünyasından bir örnek. Zaten gördüğünüzde, o size ben buradayım diye bas bas bağıracak. Çünkü kesinlikle ilgi çekici bir bina. Buraya kemikli ev de deniliyor. Bunun nedeni ise, iskeletlerden oluşan parmaklıkları.

Aynı zamanda, adeta bir renk cümbüşü yaşanıyor. Yeşiller, sarılar, maviler rengarenk. Çatının bir kısmı ise ejderha sırtını andırıyor. Mağara girişlerini andıran bölmeler ve çatısındaki süslü bacalar da diğer özelliklileri. Yapı, özel bir şirket tarafından müze olarak işletiliyor. Belli bir ücret karşılığı içini gezebilir fotoğraflarını çekebilirsiniz. .

Picasso Müzesi

Barcelona’da eğer yeterli vaktiniz varsa ve müze gezmeyi de sevenlerdenseniz bu müzeyi de gezi planınıza ekleyebilirsiniz. Picasso müzesi, sanatçı henüz hayattayken adına açılan ilk müze unvanına sahip. İçerinde 3.500’den fazla eser yer alıyor. Aynı zamanda Paris’teki müze ile beraber, Picasso’nun en çok eserine sahip müze olma özelliğine sahip.

Müzenin diğer bir özelliği ise, değerli sanatçı Picasso’nun hayatının bir kısmını burada geçirmiş olması ve ilk eserleri ile en meşhur eserlerinin çoğunun burada sergileniyor olması. Ancak, müze konum olarak merkeze uzak bir yerde bilginiz olsun.

Barcelona La Boqueria pazarı

Vaktiniz varsa ve bu tarz pazarları seviyorsanız burayı ziyaret edebilirsiniz. İçeride taze sebze meyveler, çiftlik hayvanlarının et ürünleri ve deniz ürünleri satılıyor.

Aynı zamanda özel Katalan mutfağının da sınırsız örneklerini tadılmayabileceğiniz bir yer. Karnınız acıkırsa burada taze deniz ürünleri ile yapılan bir paella ya da zevkinize göre bir tapas yemenizi öneririm. Sadece yemek değil aynı zamanda tatlı ve şekerleme ürünleri de satılıyor içeride. Gezmesi oldukça keyifli bir yer diyebilirim.

Barcelona Gotik Quarter

Açıkçası Barcelona seyahatim sırasında en bayıldığım ve her gün illa gidip vakit geçirdiğim yerdi burası. İnanın gezmesi çok keyifli, çok şirin bir cadde. Burası bana biraz İtalya sokaklarını da hatırlattı. Caddeyi size şöyle tarif edeyim. La rambla gibi geniş bir cadde kesinlikle hayal etmeyin. Burası daha dar ve küçük. Ama ortaçağdan kalma yapılarla dolu ve çok farklı bir tasarıma sahip.

Gene sağlı sollu dükkan ve mütevazi diyebileceğim kaffelerle dolu. Ara sokaklarına girdiğinizde ise daracık ve gezmesi çok keyifli sokaklar göreceksiniz. Burası Arnavut kaldırımlı ve dar sokakları ile dolu bir ortaçağ kasabası adeta.

Magic Fountain of Montjuic

Burası da Barcelona’da yeterli vaktiniz varsa gidip görebileceğiniz bir yer. Burada, akşam hava karardıktan sonra güzel ışık oyunları yapılıyor izlemesi oldukça keyifli. Gündüz ise oturup dinlenmelik ve güzel havanın tadını çıkarmalık bir park adeta.

Barcelona Katedrali

Barcelona seyahatiniz esnasında görmenizi önerebileceğim diğer yapılardan biri de Barcelona katedrali. Kilise gothic mahallesinde yer alıyor, yani illa ki yolunuz bu kiliseye düşecektir. Kilise harika bir gotik mimariye sahip. Siz de benim gibi gotik mimari hayranıysanız bu yapıyı da çok beğeneceksiniz demektir. Yapının en büyük özelliği ise sizi çatıya bir asansörle çıkarmaları ve bu sayede eşsiz manzaranın keyfini çıkarma şansı vermeleri.

Barcelona Port Vell Limanı

Port Vell limanı, Barcelona’da yer alan ve Barcelona limanına bağlı ünlü bir liman. Özellikle turistler çok ilgi gösteriyor buraya. Her yıl 16 milyon ziyaretçiyi ağırlamakta. Biz tatilimiz esnasında buraya da gitmekten çok keyif aldık. Mis gibi liman havası eşliğinde tahta iskelede yürüyorsunuz ve sonrasında hoş bir sahil kasabası havasında bir ortamla karşılaşıyorsunuz.

Burada aynı zamanda maremagnum  adında bir alışveriş merkezi yer alıyor. Gitmişken bu alışveriş merkezine de muhakkak gidin, çünkü içeride harika liman manzaralı bir starbucks yer alıyor. Burada büyük ve gösterişli cruise gemilerini izlerken kahvenizi yudumlarsınız.

Barceloneta

Barcelona’da en beğenmediğim yer burası oldu. Burası kocaman alabildiğine bir sahil ve insanlar kumların üzerine serilip yatıyor, denize giriyor. Ortam benim gittiğim zaman biraz rahatsız edici ve fazla kalabalıktı. Siz gittiğinizde daha sakin ve daha keyifli olabilir belki. Ama ben burada çok da vakit geçirmek istememiştim.

Plaça Reial Meydanı

Bence, Barcelona’da yer alan en güzel meydan burası. Etrafı restoranlarla çevrili son derece keyifli, şık ve tarz bir meydan. Ben, özellikle de akşam hava karardıktan sonra da buraya gelmenizi öneririm. Meydanın diğer bir özelliği ise burada yer alan Üç Güzeller Çeşmesi ve o çeşmenin iki yanında yer alan bir Gaudi eseri olan sokak lambaları. Görmeye gidin ve meydanın keyfini çıkarın.

Kristof Kolomb Heykeli

La rambla caddesinin sonunda yer alan bu heykel, illa ki seyahatiniz esnasında karşınıza çıkacaktır. Heykel, Rafael Atché tarafından yapılmış. Sağ eli Yeni Dünya’yı işaret ederken, sol eli bir parşömen tutar. Heykel, Amerika’yı keşfeden adama bir övgü olsa da aslında ters yöne bakar ve Mallorca’yı işaret eder.

Ancak, bence heykelin en büyük özelliği size tepeden o güzel caddeyi, yani La rambla caddesini izleme imkanı sunması. Heykelin ayaklarının altına yerleştirilen bir asansör ile heykelin en tepesine çıkıyorsunuz ve buradan La rambla başta olmak üzere gotik mahallenin de kuş bakışı görüntüsünü izleyebilirsiniz.

Barcelona ile ilgili ipuçlarım

Eğer, Barcelona’ya henüz gitmediyseniz en kısa zamanda buraya bir tatil planlayın derim. Çünkü, Barcelona gerçekten gezmesi çok keyifli ve eğlenceli bir şehir. Ben, hareketli ve beni sıkmayan şehirleri çok severim. Barcelona’da o tarz şehirlerden biri.

Barcelona tatili için kaç gün yeter?

Hareketli bir yapısı var ve şehirde yapabilecek sürekli farklı alternatifler bulabiliyorsunuz. Ben, burada sadece turist gibi gezmedim. Yani, şu sarayı göreyim, şu yapıyı göreyim bana yeter şeklinde bir tatil planlamadım. 6 gün dolu dolu bir tatil geçirdim ve inanın hiç sıkılmadım. Ama şehri gezmek için 4 gün oldukça yeterli bir süre.

Dediğim gibi şehir tam bir keyif şehri, biraz İtalya’ya benziyor. Yeme içme konusunda tatminkar, hareketli ve coğrafyası çok güzel. İklimi çok keyifli. Biz, yaz aylarında gittik ama bizi sıcağıyla bunaltmadı ve çok rahat gezdik. Ben Barcelona’nın iklimini çok sevdim.

Şehri gezerken arabaya hiç ihtiyacınız yok. Yürünebilecek bir şehir ve gezilecek yerler çok da birbiri ile alakasız değil. Uzak yerler için rahatlıkla metrosunu kullanabilirsiniz.

Barcelona pahalı bir şehir mi?

Açıkçası ucuz bir şehir değil, ama İsviçre kadar da kendini kaybetmiş durumda da değil. Yani sizi çok da üzmeyecektir. Euro’dan ötürü elbette bi saçmalık yaşayacaksınız ama onun dışında kendi içinde öyle ciddi bir pahalılığı yok. Yeme içme anlamında nerelerde yiyebileceğinizi doğru kestirir nokta atışları yaparsanız hem daha lezzetli yemeklere ulaşırsınız, hem de daha keyifli mekanlarda yersiniz.

Otel rezervasyonlarınızı booking'den yapabilirsiniz.